Ne yazık ki son on yıldır dünyayı kasıp kavuran bu tür olumsuz gelişmeler küresel iş piyasalarını da belirsizliklere sürüklüyor.
Günümüzde yöneticiler ve iş insanları çok kısa sürede çok ciddi kararlar almak zorunda ve akabinde varlıklarını sürdürebilmek için bu kararlarında hataya çok az yer olması gerekiyor. Siyasi ve ekonomik belirsizliklerin arttığı dönemlerde iş yapmanın zorlaştığı, iş dünyasının daha muhafazakâr olduğu, ulusal hatta yerel sınırların dışına çıkmaktan ve yatırım yapmaktan çekindiği gizli bir bilgi değil. Bunun yanında, bu tür zor zamanlarda pek çok siyasi liderin iş dünyasını, küresel ticareti ve rekabeti derinden etkileyecek pek çok yeni ve alışılagelmişin dışında karara imza atmasına da şahitlik etmekteyiz.
Tüm bu siyasi ve ekonomik zorluk ve belirsizliklerin ortasında geminizi nasıl yüzdüreceğinizi düşünmeden edememekte haklısınız.
Ancak, bir yandan da unutmamak gerekir ki bu tür zor dönemler hem yerelde hem de uluslararası piyasalarda işlerin yürümesinin en çok gerektiği ve çeşitli fırsatlara kapı aralayan dönemler oluyor.
Tarihte uzun süre siyasi ve ekonomik krizlerin olmadığı dönemlere pek sık rastlanmasa da tarih, bu krizleri fırsata çeviren başarılı liderleri ve kurumları yazıyor.
Eğer büyük birçok uluslu şirketseniz belki böyle zamanlarda geminizi yüzdürmek daha kolay olabilir.
Ancak, kendinize ve ürünlerinize güvenmenize rağmen daha küçük çaplı bir kurumsanız haklı olarak böylesi zor bir dönemde küresel piyasalara adım atmaktan, risk almaktan çekinebilirsiniz. “Küçük olsun, benim olsun” diyebilirsiniz. “Fazla açılmayalım, kendi sığ sularımızda yüzelim” diye düşünebilirsiniz.
Peki ya sular durulduğunda onca emek ve kaliteye rağmen kaçan uluslararası fırsatları fark etmeye başlayınca nasıl hissedersiniz?
İşte tam da bu nedenle şirketinizi ve emeklerinizi mevcut belirsizliklere karşı korumak ve hatta böylesi zor bir dönemde başarılı olabilmek için tecrübeli ve bilgili bir ortaktan destek almaktan daha iyisi olamaz. Fakat bu öyle bir ortak olmalı ki işinizi kendi işi gibi sahiplenmeli, bilmediğiniz sularda bilgisi ve deneyimiyle size rehberlik etmeli, güvenin bu kadar zor olduğu bir dönemde size güven sunmalı, kararlarınızda bir pusula görevi görmeli.
Böylece yeni ufuklara güvenle yelken açabilir, var olan fırsatları birlikte değerlendirip küresel başarıya güvenle bir adım daha yaklaşabilirsiniz.